30 Haziran 2010 Çarşamba

BMW 3.16iA (E90) Testi


Malumunuz buaralar yurt genelinde güneşe ve sıcağa hasret dolu günlerde yaşamaktayız. Ankara'da bu genel soğuk ve yağışlı hava trendine tezat oluştururcasına alabildiğine güneşli, sıcak ve açık bir havada yolum BMW Türkiye Distribütörü Borusan Otomotiv'in Esenboğa havalimanı yakınlarında bulunan tesislerine düştü.

Tesise esas geliş nedenim serviste bakımda bulunan E46 3.18iA'mı teslim almka olduğu halde, Borusan'a her uğradığımda adetim olduğu üzere bir yeni araç testi yapayım dedim. İşte size bugünkü test konuğumuz E90 kasa 3.16iA hakkındaki kısa izlenimlerim.

DIŞ




2005 yılında üretim bantlarından inmeye başlayan E90 kasa BMW 3 Serisi artık hepimizin görmeye aşina olduğu çekik gözlü, düz yan profil hatlı ve kalkık arka dizaynı ile etkileyici ve dinamik olmasa da sağlam ve kaliteli bir duruşa sahip.

Metalik siyah renkte ve çok kollu 16 inçlik alaşım jantlara sahip test aracımızda bu kasa BMW'lere ayrı bir hava katan ve donanım opsiyonlarının olmazsa olmazlarından Angel Eye (karakteristik çift halkalı park farları) ve far yıkama aparatlarını ihtiva eden Bi-Xenon farların bulunması; dış görünüme yekun itibariyle olumlu bir puan vermemizi sağlamış oldu.

İÇ



Gelelim aracın içine dair görüşlerimize. Öncelikle test aracının açık bej rengi suni deri döşemeleri (BMW diliyle Sensatec), yerinde ve kafi miktarda kullanılan krom parça detayları ve parlak piyano siyahı trim kaplamaları ile gayet ferah, klas ve başarılı durduğunu belirtmek isterim.

E90 kasanın iç dizaynında kullanımı zor herhangi bir unsur bulunmamakta. Müzik sistemi, çift bölgeli dijital klima, yol bilgisayarı ve diğer tüm kumanda kolları sürücü ve yolcuların rahatlıkla ulaşabileceği ve kullanabileceği şekilde konumlandırılmış durumda. Tek istisnanın ulaşmak için sürücünün biraz öne eğilmesini gerektiren ön otomatik cam kumanda düğmesi olduğunu belirttikten sonra gelelim iç mekana dair eleştirdiğimiz noktalara.

Aracın kabini ön tarafta gayet ferah olsa da arka koltukta D Segmentinde yer alan pek çok araçtan dar bir hacim sunmakta. Özellikle arka koltuktaki ayak koyma alanı ve diz uzatma mesafesinin oldukça dar olduğunu, yüksek şaft tüneli sebebiyle ise arka orta koltukta yalnızca çocukların veya çok kısa boylu büyüklerin oturabileceği kadar yer bulunduğu noktalarını eksi hanesine not etmeden geçemedik.

Aracın bagajı ise kalkık dış dizaynın da etkisiyle önceki 3 Serilerine göre daha kullanışlı ve pratik bir hacme sahip olsa da D Segmentinde yer alan Audi A4, Mercedes C Serisi, VW Passat, Ford Mondeo gibi rakiplerinin tümünden daha küçük durumda.

SÜRÜŞ




Araç hakkında kesin yargıya ulaştığımız ve en önem verdiğimiz kriter olan sürüşe geldiğimizde öncelikle 3.16iA'nın motoru ve şanzımanı dışında başarılı olduğunu ama bu en temel iki unsurdaki olumsuzlukları sebebiyle bu kriterde sınıfta kaldığını belirtmemiz gerekmekte.

Ülkemizde motorlu taşıt vergilerinin motor hacmi üzerinden alınması ve düşük motor hacmine sahip araçların önemli oranda düşük miktarda vergi ödeterek sahiplerini mutlu etmesinin doğal bir sonucu olarak tüm otomobil markaları gibi premium otomobil üreticileri de bu trende uygun düşük hacimli araçları Ülkemize ithal etmekteler.

BMW 3 Serisinin en küçük motor hacmine sahip olan versiyonu olan 3.16i, adından da anlaşılacağı üzere 1.6 litre hacminde, 116 HP güce ve 155 NM torka sahip olan mütevazi bir motora sahip. 2006 model yılından bu yana manuel şanzımanla satılan bu giriş modeli araç, bu güne değin bir diğer Ülkemiz premium segment trendi olan otomatik şanzımana sahip olmadığından özellikle bu şanzımana sahip olan en büyük rakibi Mercedes C180 Kompressor (180 yazısı sizi şaşırtmasın araç 1.6 litre hacminde aşırı beslemeli bir motora sahiptir) karşısında büyük oranda bir piyasa kaybı yaşamakta idi.

Araçtaki bu önemli eksikliği zamanı biraz geç de olsa tespit eden BMW firması, Borusan'ın uzun zamandır süren ısrarlarını kıramayarak 6 ileri konvansiyonel tip (tork konvertörlü-yağlı sistem) steptronic şanzımanını bu araca adapte etti ve işte karşımızda BMW 3.16iA.

Bu kaçınılmaz ve kısa girizgahı yaptıktan sonra gelelim BMW'nin kağıt üzerinde hesap ettiği başarılı ikilinin (düşük hacimli motor-otomatik şanzıman) gerçekte nasıl bir hüsranla sonuçlandığına.

Bir diğer günümüz trendi olan "düşük hacimli motordan turbo veya kompresör gibi aşırı besleme sistemleri vasıtasıyla yüksek güç ve yakıt ekonomisi almak"tan BMW teknikerlerinin pek de haberinin olmadığını gösterircesine güçsüz ve torksuz bir 1.6 motor,

Motordaki güçsüzlüğü bir nebze dahi örtme şansı bulunsa da bunu değerlendiremeyen uzun oranlı ve ağırdan alan 6 ileri Steptronic şanzıman,

Birarada o kadar başarısız bir performansa ve bir o kadar yüksek bir yakıt tüketimine imza atıyorlar ki ister istemez aracı kullanan kişi büyük bir hayalkırıklığına uğruyor.

Standart bir araçla dahi 180 km/s süratin rahatlıkla yakalanabildiği test pistimizde 3.16iA ile zar zor 140 km/s'ye çıkabildiğimizi, bunu yaparken aracın devir saatinin sürekli 5000 d/d üzerinde ve anlık yakıt tüketiminin 15-20 lt / 100km seviyelerde seyrettiğini söylememiz aracın motor ve şanzımanının ne kadar başarısız bir sonuca imza attığını ifade etmek için yeterlidir düşüncesindeyim.

Sürücü sabrettiğinde 3.16iA ile upuzuuun ve kilometrelerce süren bir düzlüğün sonunda 200km/s'lik azami hıza ulaşabilmekte, aracı sakin kullandığında ise ortalama 10 lt/100km seviyesinde bir yakıt tüketimiyle de yetinebilmekte.

Aracın konforu ve yol tutuşu ise diğer tüm E90 Serisi BMW'lerde olduğu gibi gayet başarılı ve rafine bir çizgiye sahip. Gerek düzde, gerekse virajda araç çizgisini hiç bozmadan, tabiri caizse mıknatıs üzerinde ilerlermişcesine güvenli yol alıyor. Kabin içi alabildiğine sessiz, süspansiyonlar ise Ülkemiz yollarının elverdiğince konforlu bir performans ortaya koyuyor.  

SONUÇ




Ülkemiz otomotiv sektöründe D-Premium Segmentinde 3 temel trend bulunmakta.

Bunlar sırasıyla:

1. Düşük Hacim
2. Otomatik Şanzıman
3. Aşırı besleme sistemleri (turbo veya kompresör) yardımıyla yüksek performans ve düşük yakıt tüketimi elde edilmesi

BMW 3.16iA, 1.6 lt'lik düşük motor hacmi ve Steptronic Şanzımanı ile ilk iki trendi yakalarken, eski nesil motoru ve uzun oranlı şanzımanı sebebiyle sonunca ve en önemli trendi ıskalıyor.

Her ne kadar E90 3 Serisinin kendini kanıtlamış gövdesi, dış dizaynı, biraz dar olsa da fonksiyonel ve kaliteli kabinine ve herşeyden önemlisi BMW markasına sahip olsa da güçsüzlüğü ve aşırı tüketimi ile sharkfintestdrive'da sınıfta kalmaktan kurtulamıyor.

Netice itibariyle, Benzinli de olsa Dizel de olsa BMW markası hali hazırda 2.0 lt motor hacminden itibaren adının ve şanlı geçmişinin hakkını vermeye başlıyor.

Sharkfin Test Karnesi:

Olumlu:

+Kendini kanıtlamış gövde dizaynı
+Kaliteli ve fonksiyonel kabin
+Başarılı yol tutuş
+Konforlu sürüş
+Düşük vergi

Olumsuz:

-Eski nesil, güçsüz ve torksuz motor
-Uzun oranlı ve mülayim şanzıman
-Çok başarısız performans değerleri
-Yüksek tüketim değerleri

Bir de Benden Dinleyin: Lamborghini LM002

  #otomobilgurmesi ‘nde bugünkü lezzet konuğumuz 1986-1993 yılları arasında yalnızca 328 adet üretilen, 345 mm ile tüm zamanların en geniş t...